Ray Sesinde Ölüm Uykusu
Peronda bir yabancı tren beklerim,
Yüzüme vuran isli rüzgar,
Hatıralar birer duman bulutu,
Yükselir, kaybolur istasyonun tavanında.
Gözlerim, unutulmuş bir peron saati,
Akrep yelkovan kavuşmaz asla.
Bir ayrılık türküsü çalar uzaklarda,
Yüreğim bir garip kuş, kanatları kırık.
Gelir mi bilmem, beklemekten yorgunum.
Hayalet Şehirde Bekleyiş
Her tren düdüğü, bir umut, bir hayal kırıklığı,
Vagonlar geçer, yüzler silinir camlarda.
Ben burada kalırım, bu terk edilmiş şehirde,
Yalnızlığımın sesi yankılanır sokaklarda.
Çantamda bir demet solmuş çiçek,
Sevdiğim kadının saçlarından bir tutam.
Gidişin bir tren kazası gibi, ani ve acımasız,
Raylar sonsuzluğa uzanır, ben sensizim.
Her tren sesi bir veda, her yolcu bir yabancı,
Bu şehir bir mezarlık, ben mezar bekçisi.
Yersiz Yurtsuz
Nereye gitsem nafile, her yer yabancı,
Sensizliğin gölgesi düşer üzerime.
Keder Yüklü Vagonlar
Vagonlar keder yüklü, kompartımanlar hüzün dolu,
Her yolcu kendi hikayesini taşır içinde.
Kiminin gözleri yaşlı, kiminin yüzü solgun,
Hepimiz aynı trenin yolcusuyuz aslında.
Hayat bir yolculuk, inişli çıkışlı,
Kimi güler, kimi ağlar, kimi uyur.
Ben uyanığım, görüyorum, hissediyorum,
Bu acımasız yolculuğun sonsuzluğunu.
Her istasyon bir durak, bir ayrılık,
Her tünel bir karanlık, bir bilinmezlik.
Ve ben, bu keder yüklü vagonda bir başıma,
Yolun sonunu beklerim, umutsuz ve yorgun.
Yitik Umutlar
Artık geç kaldım,
Her şey bitti.
Ayrılık kaçınılmaz.
Son Düdük
Yabancı trenler geldi geçti,
Ben hala buradayım, bekliyorum.
Son düdük çalındı, gece çöktü,
Bir veda şarkısı gibi yankılanır içimde.
Bu istasyon benim kaderim, sensizliğim.