YABANCI İPEKLER

Kumaş tezgâhında yitirdim rengimi,
Her iplik yabancı, her desen bir sır.
Yüzümde donuk bir gülümseme,
Ellerimse yorgun, dokunmaktan usanmış.

Bu şehir bir labirent, sokakları düğüm düğüm,
Her köşe başında bir anı, zehirli bir yılan.
Gözlerim kamaşır vitrinlerdeki ışıltıdan,
Kalbimse karanlık bir kuyu, dipsiz ve boş.

Bavulumda saklıyorum eski bir fotoğrafı,
Gözlerinde deniz, saçlarında rüzgâr.
Şimdi yalnızım, yabancı ipekler arasında,
Ruhumsa bir gölge, bedenimse bir sürgün.

Her gece yıldızlara fısıldarım adını,
Umutlarım birer mum alevi, titrek ve sönmeye yakın.
Bu ayrılık bir lanet, yakama yapışan,
Ve ben, bu lanetin gölgesinde kaybolan bir yabancı.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir