Nehir yatağında, taşların koynunda,
Sular serin akar, alabalık uykuda.
Yosunlar dans eder, suyun yüzünde,
Güneş ışığı kırılır, bin bir renkte.
Derinlerde bir sır, saklıdır belki de,
Unutulmuş zamanlar, yaşanmış hikâyeler.
Suyun sesi ninni, dinlendirir her şeyi,
Taşlar şahit, nehrin sonsuzluğuna.
Alabalık rüyasında özgürce yüzer,
Uyanmak bilmez, huzurla uyur.
***
Köpükler beyaz,
Anılar gibi.
***
Kıyıda söğütler, dallarını eğmiş,
Nehre selam verir, hüzünle karışık.
Kuşlar şarkı söyler, dalların üstünde,
Hayat devam eder, nehir akarken.
Balıkçı umutla bekler, oltası suda,
Belki bir şans, belki bir kısmet.
Nehir cömerttir, bazen verir, bazen almaz,
Sırlarını saklar, derinlerde tutar.
Alabalık uyanır, bir anlık ürpertiyle,
Sonra tekrar dalar, rüyasının içine.
***
Yakamoz vurur suya, gece yarısı,
Gümüş bir örtü serilir nehrin üstüne.
Yıldızlar yansır, sanki gökyüzü iner,
Suların derinliğine, gizemli bir düş.
Aşkın fısıltısı duyulur uzaktan,
Nehir taşır, sevenlerin dualarını.
Geçmişin izleri silinir yavaşça,
Yeni umutlar yeşerir kıyısında.
Alabalık izler, bu büyülü anı,
***
Su akar gider,
Ömür gibi.
***
Gün ağarır, nehir uyanır yeniden,
Hayat başlar, tüm canlılığıyla.
Güneş ısıtır, taşları ve toprağı,
Nehir can verir, her damlasıyla.
Alabalık yüzer, özgürce ve mutlu,
Nehrin türküsünü dinleyerek.
Kıyıda çocuklar oynar, kahkahalarla,
Nehir şahit, neşelerine ve sevinçlerine.
***
Sonsuz bir döngü,
Nehir ve hayat.
Bir yanıt yazın