Şiirler

  • Yüzleşme Yokuşu

    Eski bir aşkın külleri savrulur,
    Rüzgar suskun, vicdan konuşur,
    Pişmanlık gölgesi vurur.

    Diz çökmüş kalbim, affı ararken,
    Gözlerim geçmişe takılır derinden,
    Yalanlar bir bir dökülür dilimden,
    Her söz bir kurşun, acıtır derinden,
    Yüzleşme yokuşu, bitmez tükenmez.


  • Yitik Zaman Pusulası

    Ben yolcuyum diye ömrün sürersin,
    Geçmişe dönmeye halin var mıdır?
    Hayallerde yaşar, gerçekte yersin,
    Yarına uzanan dalın var mıdır?

    Bir gün aynalarda yüzün solacak,
    Kaybolan yılların hesabın soracak,
    Anılar bir bir kalbe dolacak,
    Geçmişe tutunan dalın var mıdır?

    Aşkı tatmayanlar sevgi anlar mı?
    Yaralı gönüller derman arar mı?
    Her esen rüzgar seni okşar mı?
    Sevdaya düşüren yelin var mıdır?

    Zamanın nehrinde akıp gidersin,
    Gülüşler mazide, hüzün eklersin,
    Her yeni güne bir umut dersin,
    Dünü yarına bağlayan ipin var mıdır?
    Kendini bilmeden, neyi seversin?
    Yoksa sen sadece, kendini mi yersin?

    Ben bir garibim, derdim deşilmez,
    Dertli olmayanlar, gerçeği seçmez,
    Yolcusuz gemiler limana gelmez,
    Gönlüne demir atan yerin var mıdır?
    Hayatın anlamını bilen var mıdır?
    Yoksa boş bir sandalda mı gidersin?


  • Açık Kalan Bir Kapı

    Vefa yorgun bir kelime değil, kalpteki bir sızı
    Hattâ unutulmak da ayıp değil, terk edilmek de,
    Bütün iş o açık kalan kapıda aslında,
    Yani niyetle.

    Meselâ bir başkasının düşlerini çalarken,
    Meselâ bir aynada kendini ararken,
    Meselâ yalan söylerken gözlerinin içine,
    Gitmek ayıp olur mu?

    Vefa yorgun bir kelime değil, kalpteki bir sızı
    Hattâ unutulmak da ayıp değil, terk edilmek de.

    Seversin bir şarkıyı delicesine
    Ama o hiç seni dinlemez,
    Anlamak istersin nedenini
    Ama o suskun kalacak,
    Yani sen güneşi seviyorsun diye
    Güneşin de seni yakması şart mı?
    Yani bir kalp seni sevmeseydi eğer
    Yahut hiç tanımasaydı,
    Sen ne kaybederdin kendinden?

    Vefa yorgun bir kelime değil, kalpteki bir sızı
    Hattâ unutulmak da ayıp değil, terk edilmek de.


  • Hissedar

    Yüzüne bakınca anlıyor insan,
    Hakikat, kalbin en kuytu köşesinde
    Gizlenirmiş, meğer.
    S A K L A N S I N , bir süre!

    Yalanlar dolanlar hep bir maskeymiş
    Kendini bile kandıran,
    Yorulur elbet.

    Sonra bir gün, aynada göz göze gelince
    Çıkarır atar bütün o sahtelikleri,
    İşte o an başlar, hakiki yolculuk.
    Önce ürkek, sonra cesur adımlarla,
    Öğrenir gerçeğin tadını.
    Bırakır artık, maskeleri ardında.
    Gerçek sevgiye, gerçek aşka…

    Oyun bittiğinde, sahneden inerken
    Dürüstçe alkışlamalı kendini,
    Hakikat ne güzelmiş meğer D U R U L U K!


  • Gizli Bahar

    Gönlümde saklı bir bahar belirdi,
    Sırrını kimseye diyemez oldum.
    Yeşeren umutlar içimi gerdi,
    Sessizce sevdaya meyleyledim.

    Yüzümde beliren gülüşler yalan,
    Kalbimde fırtınalar kopar durur.
    Aşkın ateşiyle yandım her zaman,
    Sakladım içimde közler savrulur.

    Ne bir fısıltı, ne bir yakınma,
    Gizledim sevgimi derinden, uzak.
    Kimse bilmez içimde ne saklıma,
    Yüreğimde bin bir türlü dilek.

    Bu sır benimle mezara gidecek,
    Aşkımın adını kimse anmayacak.
    Belki bir gün bir çiçek bitecek,
    O zaman anlarlar ne sakladım.


  • Suskunluğum

    Yazıyorum tanrım
    Bu da benim sitemim.

    Her hatıra bir sızıdır
    Biliyorum tanrım.

    Ama, yine de, yaşanan şu günler
    Boşa değilmiş…

    Üstü örtük…
    Saklıyorum.
    Belki de…

    Çünkü, şimdi, bakarken maziye
    Bir hüzün var içimde,
    Bir buruk gülümseme…

    Sessizce…
    Unutulmuş bir şarkı gibi
    Çalıyor içimde, derinden
    Aşkın solgun notaları.


  • Yalnızlık Terazisi

    Gönül yangınında küllere döndüm,
    Aşkın elinden zehri de içtim.
    Yalan gülüşlerde kendimi yordum,
    Gerçek sandığım düşlere göçtüm.
    Bir serap gördüm, ummana düştüm,
    Sevda denizinde fırtına koptu,
    Yine de pes etmedim, direndim durdum.

    Vefa bilmezden medet umdum,
    Yalan sözlere kanıp duruldum.
    Bir ömür böyle çile mi doldum,
    Sanki dipsiz bir kuyuya düştüm.

    Gözyaşım sel oldu, yanağımdan aktı,
    Yüreğim bin parçaya bölündü, kırıldı.
    Hayallerim birer birer yıkıldı, battı,
    Acılarım ruhuma kazındı, yazıldı.
    Yine de umutla sabaha erdim,
    Yalnızlık terazimde kendimi tarttım,
    Ben yine ben oldum, yeniden doğdum.


  • Öfke Dansı

    Şimdi yavaşça dinmeli mi
    bu kızgınlık,
    ellerin terinde biriken
    sızıntı
    damla damla
    avuçlarında mı
    kalmalı?

    Yoksa usulca akmalı mı
    tenin çatlaklarından
    ruhun derinlerine
    saklanmış
    unutulmuş
    karanlığa mı
    karışmalı?

    Sessizce çekilmeli mi
    bu hınç,
    yakıcı bir hatıra gibi
    zihnin kuytularında

    uyumalı?


  • Arafta Mevsim

    Yıpranmış bir yalnızlık benimkisi
    bir park bankının
    sonbaharın vurduğu yüzüne kazılıdır
    paslı salıncağımın
    zincirleri

    Yarımlarla yaşadım çünkü
    yani yapraktım
    dal ucundaki
    ve rüzgarın oyuncağı
    baharın müjdesi

    Ellerimi, işte bu yüzden
    arafta mevsim
    bir boşluğa uzatıp
    beklemeyi severim
    dönüşünü.


  • Yazmalar Yokuşu

    Yazmalar görüyorum her yerde, çeşit çeşit yazmalar
    Duvar yazması, defter yazması, eski kitaplar yazması
    Hepsi de beni arıyorlar, hepsi de bir rüzgar telaşında
    Gördüm kalemin ki keskin, gördüm sözün ki derin

    Yazmalar görüyorum, bir öğlen vakti gibi sıcak
    Satırda kelime, sayfada cümle, anlamda giz
    Anlam oluyorlar aniden, bu anlamlar da umuda yol yapanı

    Hayata iz bırakanları bunlar, saksıda çiçeğe renk
    Topraktan filizlenmeyi, sesten ahengi çıkaran bunlar da
    İşte kısalardan uzun, işte karanlıklardan aydınlığı
    Yazmalar görüyorum durmadan anlamlanan yazmalar
    Başlama yazıları, denemeli, öykülü, romanlı.

    Umut yazıları vardı dokunaklı cümleleri
    Yaralardan doğanları yarayı da bir merhem yapan
    Hüzün yazmaları, sevinç yazmaları, kalemler oynatan yazmalar
    Yazmalar, kağıtta, ekranda, hayallerde
    _Kağıttan, ekrandan, hayallerdendi özleri-_
    Yaz gözleri, sıcak-soğuk, duygu gözleri satırlarda
    En harlısı bu: yalnızlıklarda, en ışıksızı okunmayanlardaki
    Bitti yazıları onlar bitti.