Şimdi yavaşça dinmeli mi
bu kızgınlık,
ellerin terinde biriken
sızıntı
damla damla
avuçlarında mı
kalmalı?
Yoksa usulca akmalı mı
tenin çatlaklarından
ruhun derinlerine
saklanmış
unutulmuş
karanlığa mı
karışmalı?
Sessizce çekilmeli mi
bu hınç,
yakıcı bir hatıra gibi
zihnin kuytularında
mı
uyumalı?
Bir yanıt yazın