İHTİRAS SİVRİLTİSİ

Şimdi hangi rüzgar dindirecek bu alevi,
küller savrulmasaydı eğer.

Hangi deniz söndürebilir içteki yangını,
ihtiras bu denli derinlere işlemeseydi eğer.

Hangi söz suskunluğa mahkum ederdi bu feryadı,
kalp böyle pervasızca atmamasaydı eğer.

Hangi duvar örülebilirdi tutkunun önüne,
bakışlar birbirine bu kadar kilitlenmeseydi eğer.

Hangi yalan avuturdu bu çaresiz bekleyişi,
gerçekler bu kadar acımasız olmasaydı eğer.

Hangi melodi dindirebilirdi bu coşkuyu,
tenler birbirine değmeseydi eğer.

Hangi gece son verirdi bu uykusuzluğa,
hayaller bu kadar canlı olmasaydı eğer.

Hangi sabah unuttururdu bu özlemi,
vuslat bu kadar uzak olmasaydı eğer.

Hangi veda dindirirdi bu acıyı,
aşk hiç başlamamış olsaydı eğer.

Hangi yalnızlık dayanılır kılardı bu boşluğu,
sen benden hiç gitmemiş olsaydın eğer.

Hangi sessizlik bastırırdı bu çığlığı,
kalbim senin adını fısıldamasaydı eğer.

Hangi unutuş silerdi bu izleri,
tenin tenime sinmemiş olsaydı eğer.

Hangi umut yeşerirdi bu çorak toprakta,
sen benimle kal demeseydin eğer.

Hangi kader ayırırdı bu iki ruhu,
biz birbirimize ait olmasaydık eğer.

Kim umursardı bu aşkın sönüşünü,
ihtiras böylesine zirveye ulaşmasaydı eğer.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir