Hatıra kalbimde, eski bir tütün
Dumanında saklı, bir şehrin düşüşü.
Mazi bir sandıkta, küflenmiş bir ün
Unutulmuş sokaklarda yankılanır hışırtısı.
Yıkık duvarlar, sessiz birer tanık
Ayrılığın acısı sinmiş toprağa.
Taşlara yazılmış, silinmeyen bir anıt
Sevdanın külleri savrulur rüzgarla.
Yüzler solmuş, bakışlar donuk
Yollar ayrılmış, gönüller kırık.
Bir veda busesi, dudaklarda buruk
Hasretin ateşiyle yanar her an yürek.
Şimdi her şey bir sis perdesi ardında
Yitik bir aşkın izleri kalır sadece.
Bir ağıt yükselir, yalnızlığın koynunda
Kentim, sensizliğin hüküm sürdüğü bir sahne.
Yitik Kentin Sonatı
Bir yanıt yazın