Yılgınlık Ertesi

bir yığın anlamsız mektup okudum
hangisiydi o bilemiyorum
bir de yarım kalmış çay vardı masada
nasıl dayanılır bu bitmek bilmeyen arayışa
hangi yürek bu kadar boşluğa sığar
kimsenin derdini tartmak haddim değil
kendi sancımı dindirmek yeter de artar bana
güzel bir öğleden sonra
eski bir umudu hatırlayarak
sonra koca bir boşluk
sandıklar gibi
içim sıkılıyor


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir