fısıldar
evvel zaman içre kalpler birbirine
muazzam büyürdü sevinçler
ipek ipliklerle dokunurdu hayallerin atlası
hangi dilden seslensek yankılanırdı gök kubbe
devran değişti
keder bulaştı sözlere
mecalsiz kaldık bugün
ah nerde o şen kahkahalar
şehirde yankılanan siren sesleri
yüreği dağlayan acı haberler
elde var matem
o masumiyet fakat silinir mi hafızadan
çocukların el ele koştuğu sokaklar
sevgiye susamış gözler
şarkıların umutla söylenmesi
neredeyse bayram
hayat anılarda canlanır
bir yokluğa gömülürsün bir varlıktan
yeniden yeşermek için
yazgıya teşekkür.
Bir yanıt yazın