Biz ne zaman yansak,
Şömine telaşlanır
Ve siner külün gizemine
Yabancı bir alev sözcüğü
Biz ne zaman yansak,
Duman düşer odunun koynuna
Günde kaç kez yanar ki kibrit ile çıra
Biz ne zaman yansak,
Kor değilizdir aslında.
Dışımızda paslı bir tuğla sözcüğü,
Yorgun bir anıt sözcüğü
Duvar kıvamında sevda değilse de
Temelsiz bekleyişlerdeki el değmemiş özlem
Biz ne zaman yansak,
Kor değilizdir aslında.
Bu tuhaf ihtişamla
Şimdi orda yükselseydin
Aklımın son harfi gibi
Belki kasım solardı kasım
Sen,
Aklını ipotek etmiş kiralık hayallere
Senine boyuna sevilmemiş sen
Yalanı umudundan büyük sen
Bir bil-sen.
Biz ne zaman yansak seni düşünüyoruz
Ciğerimizde köz sancıları
Biz ne zaman yansak,
Kor değilizdir aslında.
Dışımızda paslı bir Ankara akşamı…
Bir yanıt yazın