her şey unutulabilir
eski bir fotoğrafla
bir yaz akşamı mesela bir kırık vazo
saklanabilir
derinlerde bir yerde
kimsenin bilmediği bir sandıkta
veya şarkı yazılabilir
gönlün bir köşesinde yatan
bir hüzün üzerine.
bir eski fotoğrafta
her şey saklanabilir
senin dışında
sükûnetine denk düşeni bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan
her şeyden
bir denizden bir eski bir limandan sor
belki tabiatındır çaresi
senin bir denize bu kadar benzemenin
ve benim
geçmişiyle barışık bir yalnız çaresizliğim
anlarım dalgadan falandan
ama anlatamam
güneşin denizle vedasını
sana çok benzeyen bir liman yoluyla
sen bana güven ver yeter
bende sabır çok
köklerim içimde saklıdır
gelen giden bekleyen şüphe telaş yok
bir umut istersin
içinde inanmışlıklar olan
kusura bakma sevgili
sandığımda sana yetecek kadar
sağlam bir şey yok
uzun bir yoldan gelen
çaresiz bir yalnızım
unutulmuş yollardan geçtim
cebimde eski bir fotoğraf boşluğu
her şeyi unuttum
olan olmayan acıtan sancıtan
bilsem ki sana varmak içindi
bütün geç kalmışlıklar
bütün yorgun bekleyişler
daha erken başlardım
severek gelirdim
gözlerinin deniz maviliğine
sana bakmak
yarına bakmaktır
sana bakmak
bir teslimiyeti anlamaktır
sağa sola bakmadan beklediğim günler tanıktır
aşk sorgusunda şahidim
yalnız hatalar yanıltır
ne yazsam olmuyor
çünkü bilenler unutur
hem unutulmuş hem unutmuş şarkılar
yalnızlar değil çaresizlerdir
sen öyle deniz
sen öyle toprak ve güneş ayrılığı
sen teninde huzur durgunluğu iken
sana şarkı yazmak gaflettir
bir tek kelime kalır
dudaklarımın ucundan
ben sana liman derim
limanın ışığı yanmaya başlar
verdiğim bütün sözler
bende kalsın isterim
ben sana liman derim
liman sana benzediği için umutlu
yazdığım bütün şarkılar
sana açılan bir hayat için başlangıç
sana bakmak
eski bir fotoğrafa bakmaktır
her şey olmaya yakın
sana bakmak
yarına bakmaktır
gördüğün umuttan güç almak
sana bakmak
bütün beklentileri aşarak
bir teslimiyeti anlamaktır
sana bakmak
kendine inanmaktır
Bir yanıt yazın