Halbuki sönecek ne vardı böyle ansızın
Her şey elektrikten ibaretti o kadar
Ve sönünce bin bir hatıra canlanıyordu karanlıkta.
Ama sönen lambanın sırrını çözmeden önce
Hepimiz birer gölge gibiydik
Sönen lambanın hüznü hep içimizdeydi
Loş ve unutulmuş eski evlerde
Akşamın sessizce çökmesiyle birlikte yavaş yavaş
Hepimizi zamandan azat edecek
Bir yandan, anılar canlanırdı
Bir yandan, kaybolurduk
Modern şehirlerden ve ışıklardan
Gizlenerek yahut hatırlayarak
Evet yalnızdık ama içimizde bir umut vardı
Üç mum görsek bir şölen sanıyorduk
Üç yıldız görsek gökyüzü geliyordu aklımıza
Karanlıkta yürümekten hoşlanıyorduk bazen
İnsanların iç seslerini duymayı seviyorduk
Sonra çay içiyorduk demli yahut açık
Bilir bilmez sönen lamba yüzünden
Bir yanıt yazın