Çok rüzgâr esti gönlümden, bilmezler.
Hâlâ sorarlar: “Neden böyle sessizsin?”.
Sanki ihanet etmişim gibi, “Sen de mi?” derler.
Yüzlerde maskeler, sözlerde riya, biter mi?
Bakışlarda hasret, seslerde özlem gizli.
Ne aşk kaldı ne de sevda, hepsi birer izdi.
Dans ettik bir zamanlar, ruhumuz sarhoştu.
Şimdi aynalarda yabancı suretler belirir.
Kaybettik kendimizi, yalanların içinde.
Unuttuk gülmeyi, acının pençesinde.
Yol uzun, umut yok, savrulduk birer birer.
Gözlerde yaşlar, kalpte sızı dinmiyor.
Herkes kendi derdine düşmüş, kimse anlamıyor.
Eşsizdik bir zamanlar, şimdi yalnızız.
Hayallerimiz suya düştü, umutlarımız kırıldı.
Geçmişe dönmek imkânsız, geleceğe gitmek zor.
Dans bitti, müzik sustu, her şey sona erdi.
Savrulan suretler, kaybolan benlikler, nereye gitti?
Bir yanıt yazın