Yüzün mermerde donmuş, bir vakit.
Hatıran, bir heykel, soğuk, uzak, itik.
Zaman aşındırır, lakin yara derindir.
Ne anlarsın, sen ey modern âşık, bu sancıdan,
Dokunduğun her şey kül olurken avucunda?
Bir bakışla bin anlam yüklerken, o bakış
Taş kalbe mi çarptı, yoksa derin bir uykuya mı daldı?
Aşk, bir heykel tıraşı, yontar durur ruhunu,
Bitmeyen bir mesai, bir yalanın içinde.
Aklın almaz bu karmaşayı, bilirim,
Sen ki her şeyi sığdırırsın bir ekrana.
Unutma, ey kalbi betonlaşmış şehirli,
Bir heykelin de hikayesi vardır,
Ve o hikaye, senin sanal aşklarından çok daha gerçektir.
Çünkü taş, zamanı tutar içinde,
Aşk ise çoktan kaybolmuştur o sahte gülüşlerde.
Ne yapsan boş,
Can gelmez artık o taşa.
Yeniden başla,
Belki bir gün anlarsın,
Aşkın heykeli, kırık kalplerden yapılır.
Bir yanıt yazın