Güneşi ayı birak
Denizi kumları birak
Yalanı ve yalnızlıkları birak
Yolları ve şehirleri birak
Evet
Şehirleri özellikle birak
Çünkü kuşlar tedirgindir
Her göçün yorgun kanadı
Dayanır sanılır yeni bir güne
Ve gökyüzünün boşluğundan
Bir yuva umuduyla süzülmeye
Kaybolan mevsimlerin hüznü
Tüylerine sinmiş bir keder duygusu
Dalları yaprakları bütün öbür boşluklar umutlar
Hakkım var mıdır bunları görmeye
– vardır
Sabah uyanırken ve uyurken
Yeşilden sarıya dönerken ve sarıdan yeşile dönerken
Ve gölde ve ovada
Hakkım vardır –
Çünkü en azından dünyadan
Yurtsuz göçmenler geçer
Kimsesiz çocuklar geçer
Umutsuz yürekler geçer
Kanat sesleri duyulur geceleri
Ve onların anneleri ve babalarıyla
Ve bilinmez sanılır geleceği
Bir kuş gözlemcisinin
Oysa kesinlikle yazılmıştır
Her ayrılık mektubunda
Asıl olan tedirginliktir
Her yerdedir
Umutsuzluk o yüzden yakındır
Evet tedirginlik, yok olsun bütün sevinçler
Kanat sesi var mı, toprak kokusu nerde
Sıcak yuva özlemi, güvenli liman nerede
Güneş görmemiş fidan
Fidan görmemiş güneş
Ve terk edilmiş park bankları
Ve yalnız seyyahlar
Ve istedikleri yerlerde
Huzuru bulamayanlar
Hem bozkır ortasında
Hem şehir meydanında
Bir umut ışığına bunlarla birlikte bakanlar
Her yerde değildir
Kuşlar tedirgindir
Artık her şeyi gördük
Ve birlikte anladık
Ve anladık ki her şey bir kaçış
Bir bakışta
Ve kaçış
Başarılmamış bir hayattır
Dünyanın ortasında kaybolmuş bir iz
Kaçış, insanın kendi kanadı
Gökyüzünde taşınan umut
Yuvasına dönmeyen kuş
Karanlıklarda susan kuşların
Bir insanın çaresizliğine dönüşü
Bir insan çaresizliği olmaya
Çünkü kuşlar tedirgindir
– İşte o zaman diyorum ki –
Uçuşun zor olsun senin
Her şey unuttursun seni
Çünkü kuşlar tedirgindir
Ve silecektir hüznüyle dünyayı
– İkimize bir yuva elbette yetmez
Türlü şeylerin unutulduğu –
Diriliğe özgürlüğe huzura
Artık ayıp olan huzura
Çünkü kuşlar tedirgindir
Tedirgin.
Bir yanıt yazın