Ah, nerede benim yitik, isli ömrüm!
Anısı bir bakışta gizlenmiş acıda kaldı
İsli ömrüm!
Şimdi başkalarının düşlerinde sönen
Bir zamanlar içimde büyüttüğüm umutlardı
Ayrılıktan kimseler dönmez, derlerken
Umutlardan geçtim
Artık kimseyi sevemez küllenmiş kalp, derlerdi
Şimdi uzaktan duyduğun eski şarkı
Bir zamanlar kayıp şehirlerde unuttuğum isli ömrüm!
Külrengim
Gece karası saçların
Unuttu yüzümü
Kaç yalanı birden gömdün içime
Mahkum kaldım, yorgun düştüm, kapına geldim
Ben sustukça
Ezber ettin nefretin dilini
Külrengim,
Sindimi göğsüne hüzün?
Hangi acının aynasında
Gördün, bildin, kırdın beni
Kaç yangından geçti
İçimde kaybolduğumuz o sessiz çığlık
İçimizde bunca yalnızlık varken
Yol ettik uzaklardaki unutuşu
Şimdi buradayız
Duman içinde
Külrengim
Sindimi göğsüne hüzün?
Bir yanıt yazın