kim bilecek zamanın hoyrat nefesini
hangi surette eridik
bir hiçliğin ortasında
anılar ki paslı birer bıçak
saplanır durur içimize
her gülüş bir yalan
her veda bir zehir
hayatın acımasız döngüsünde
hangi maskeyi taksak nafile
ruh hep çıplak kalır
ne kadar saklansak da
gölge hep peşimizde
unutulmuş bir şarkının yankısı
kalp ki dipsiz bir kuyu
ne atsak dolmaz
her sevgi bir eksik
her kayıp bir yara
yaşadıkça kanayan
Bir yanıt yazın