Yemin bilirim en eski çağrışımıdır kalbin
Bir söz ki, boğazda düğümlenir, suskunluğun ilanı
Sadakat sandığımız, bir alışveriş artık
Menfaatler pazarı, duyguların rehin alındığı
Ve aşk, ucuz bir meta gibi sergilenir vitrinlerde
Göz kırparken ihanet, dostluğun maskesi altında
Yalanlar fısıldanır, kulaklara zehir zerk ederek
Vefa bir gölge, kaçarız yaklaştıkça
Değer bilmezlik, bir salgın gibi yayılır içimizde
Eskiden kutsaldı verilen söz, şimdi bir formalite
İmzalar atılır, yeminler edilir, hepsi boş bir ritüel
Unutulur mazideki anlamı, sadakatin derinliği
Aşk yorgun, sevda küskün, yürekler paramparça
Kirli beyaz yeminler, birer hayalet gibi dolaşır
Artık inanmamalıyız
Sözlere değil, gözlere bakmalı
Çünkü yalan en çok orada saklanır
Kirlenmiş bir çağda
Temiz kalmak ne mümkün?
Bir yanıt yazın