Bekleyişin ağırdır, yorgun bir yol bu
geçmişin gölgeleri vurur durmadan
zamansız bir ayrılık, anılar ormanı
her adımda bir özlem, her nefeste acı
kayıp bir umudun peşinde koşmak
Ey yabancı,
dinle içimdeki fırtınayı
Umutsuzluğun rengi çöker üstüme
bir veda busesi gibi silinir her şey
yüzümde çizgiler, kalbimde derin yaralar
anlat şimdi bana, boşluğun hikayesini
neden böyle sessiz bu şehir
Gözlerim uzaklara dalar hep
belki bir mucize olur diye beklerim
ama yok, bir türlü gelmez o beklenen
bir hayal kırıklığı daha yaşanır
zamana yenik düşmüş bir aşk
Gönlümde bir sızı, dinmek bilmez
unutulmuş bir şarkı gibi yankılanır ismin
sözlerin birer hançer gibi saplanır ruhuma
bir çıkmaz sokakta kaybolmuş gibiyim
belki de kabullenmek gerek artık sensizliği
belki de veda etmek gerek bu anlamsız bekleyişe
çünkü sensizlik bir ömür boyu sürecek gibi.
Bir yanıt yazın