Sessiz bir istasyonun gölgeli peronunda,
Yolcular beklerken, zamanın yavaş akışı,
Bir bakış, bir gülümseme, belki bir tanış,
Belirsiz anların içinde kaybolan yolcu.
Kalabalığın arasında bir yankı gibi yükselen
Umutlar, hayaller ve bitmeyen arayışlar.
Bir kitap sayfasında unutulmuş bir not gibi,
Tesadüflerin ördüğü karmaşık bir ağ.
Geçmişin izleri silinirken usulca,
Yeni başlangıçların eşiğinde duran yürek.
Sessiz bir bekleyişin ardından.
Güneşin batışıyla kızaran ufuk çizgisi,
Hatıraların canlandığı, sönen bir ışık,
Düşlerin peşinde savrulan yaprak misali,
Belki bir veda, belki bir umut şarkısı,
Hayatın anlamını arayan yorgun bir ruh.
Düşen bir yaprak gibi süzülerek,
Geleceğe doğru.
Yol ayrımlarında kaybolan bir melodi,
Uzaklarda duyulan bir ses, bir fısıltı,
Bilinmezliğe doğru uzanan bir yolculuk,
Yürekte biriken özlemlerin tercümanı,
Sessiz bir çığlık gibi yankılanan anılar.
Bir köşede unutulan bir fotoğraf.
Kaybolan umutların izleri.
Bir yanıt yazın