Gökyüzü griydi, bir sancı gibiydi
yüreğime düşen ilk damla isyan
yağmurla silinir miydi tüm olan
Bir ömür geçti aynalarda yüz ararken
boşlukta yankılanan bir çığlıktı her gülüş
yalanlar büyüdü, sarmaladı ruhumuzu
bir gölge gibi takip etti pişmanlıklar
kaçış yoktu, her köşe aynı karanlığa çıktı
sahte maskeler düştü, gerçekler acıttı
şimdi gök gürültüsünde yüzleşme vakti
Yıldızlar kayboldu, birer birer söndüler
kimsesiz gecelerin yalnız şarkısıydı hayat
umutsuzluğun gölgesi sardı her yanı
bir labirentte kaybolmuş gibiydik
nereye gitsek aynı çıkmaz sokak
bu fırtınayla savrulacak mıydık
Yüzleşme anı, bir bıçak gibi keskin
ve karanlık çökerken bir umut belirir
belki de yeniden doğuşun habercisi
Bir yanıt yazın