Eylül İkindi

Ömrün ikindisi bu
İçimde bir hüzün denizi
Yüreğimde paslı bir kilit
Sen beklemeyi bilir misin
Saatlerin durduğu bir akşamda
Bütün şarkılar seni anlatırken
Göğsünde bir ağırlık hissedip
Gözlerin doldu mu hiç sebepsiz
Ve bütün anılar bir bir canlanırken
Yokluğunun acısıyla yandın mı
Sen vedayı hazmettin mi hiç
Kırık bir aynada yüzüne bakarken
Geçmişin hayaletleri sardı mı etrafını
Umutsuzluğun pençesinde kıvranırken
Bir daha asla gelmeyeceğini bilerek
Sessizce kabullendin mi her şeyi
Eskimiş bir fotoğraf gibi
Solmuş bir çiçek gibi
Unutulmuşluğun zehrini tattın mı
Sen kalabalıkta kaybolmayı bilir misin
Yabancı yüzler arasında bir başına kalmayı
Herkes yoluna giderken sen durup seyretmeyi
Bütün hayallerini birer birer gömerken
Düşlerinin enkazı altında ezildin mi
Sen pişmanlık nedir anladın mı
Sen hiç affedilmedin mi
Böyleyim diye yadırgama beni
Bir gün sessizce çekip gidersem
Yorgun ve tükenmiş bir halde
Affet
Unutma ki
Her veda yeni bir başlangıçtır
Unutma ki
İnsan; vazgeçebildiği kadar özgürdür.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir