Eylül Endişeleri

Yüksek, geniş, derin sular
Sessiz bekler eski şehir
Yorgun düşmüş eski zaman
Yok olmuş nehir.
Ses yok
Yükselen duvarlardan
Kararmış umutlarla
En ufak bir düşünce.
Ne içimdeki yersiz telaş,
Ne de dinmeyen fısıltı…
Ne de o uzaklarda yanan
Birkaç ışık.
Onca hayal hiçbiri…
İnsan yalnız bir sokakta çaresiz
Bir vedaya hazırlanırsa
Korkunç hayat, yaşanmaz.
Sıkkın saklandığın gölgelerde
Delice kaybedişleri düşün:
Bir ayrılık, bir yalan…
Yalnız sen inanmasan!
Issız oda, bakıyorsun
Dursa dünya ve sevdan
Bir mektup tam o anda
Yaralarını sarsa.
Anlamsız bir teselli
O kadar büyük bir acıda
Gelse seni bulsa ve yanında
Kimse anlamasa.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir