Unutulmuş bir peronda sabahın sisi iner,
Raylar boyunca yankılanır bekleyiş.
Paslı demirler hatırlar eski seferleri,
Yitik valizler gibi savrulur zaman.
Garip bir hüzün çöker omuzlarıma,
Bir veda busesi asılı kalır havada.
Gidenler dönmez, kalanlar unutulur,
Yalnızlık bir melodi gibi çalar durur.
Uzakta bir şehir belirir siluetinde,
Hayallerim takılır eski bir saate.
Kimbilir kaç aşk geçti bu istasyondan,
Kaç gözyaşı döküldü unutulanlara.
Şimdi bir kahve kokusu dağılır etrafa,
Bir anı canlanır, bir umut belirir.
Belki de yeni bir yolculuk başlar burada,
Eski bir tren istasyonunda.
Bir yanıt yazın