O kadar da ağır gelmezdi pişmanlık duygusu,
kalbin en ücra köşelerinde demlenmeseydi eğer.
Affetmek o kadar da zor olmazdı belki de,
günahın izleri ruhuna kazınmasaydı eğer.
Kabullenmek acıtmazdı bu denli canı,
sözler ağıza alınmadan susulabilseydi eğer.
Göz yaşları fayda etmezdi belki de,
samimiyetten yoksunsa eğer.
Tövbe etmek kolay olmazdı,
kalp kirden arınmamışsa eğer.
Yokluk o kadar da yakıcı olmazdı,
birlikteyken kıymet bilinseydi eğer.
O kadar da soğuk olmazdı sensiz geçen geceler,
yüreğin közü hiç sönmemiş olsaydı eğer.
Daha kolay unutulurdu yüzünün hatırası,
gözlerime her baktığında ruhuma dokunmasaydı eğer.
Çaresizlik bu kadar sarmalamazdı benliğimi,
bir umut ışığı hiç yanmamış olsaydı eğer.
Boşluk bu kadar derinleşmezdi içimde,
bir zamanlar dolup taştığı anlar olmasaydı eğer.
Hayat bu kadar anlamsız gelmezdi belki de,
yaşanan her an bir amaç taşısaydı eğer.
Yalnızlık bu kadar dayanılmaz olmazdı,
bir sıcak el uzanabilseydi eğer.
Keşkeler bu kadar yakmazdı canımı,
doğru kararlar alınabilseydi eğer.
Geçmişin hayaletleri bu kadar musallat olmazdı,
geleceğe umutla bakılsaydı eğer.
Yeniden başlamak bu kadar zor olmazdı belki de,
eski defterler kapatılabilseydi eğer.
Tövbe etmek bir anlam ifade etmezdi,
hatalar tekrarlanmaya devam etseydi eğer.
Belki de affedilir olurdu tüm günahlar,
pişmanlık kalpten gelseydi eğer.
İnsan bu kadar çaresiz kalmazdı belki de,
kendine yabancılaşmamış olsaydı eğer.
Bir yanıt yazın