Kalbimde bir yangın yeri büyüyor
Her an kül biraz daha savruluyor
Gecenin koynunda bir figan yükseliyor
Sessizce aşkın izi derinleşiyor
Bir zamanlar bahardı, çiçekler açardı
Şimdi yalnızlık, bir gölge gibi peşimde
Hatıralar birer birer canlanıyor gözümde
Tutunacak bir dalım yok, savruluyorum derinde
Aşkın zehri, kanıma karıştı sanki
Her nefesimde biraz daha soluyorum
Dipsiz bir kuyuya düşer gibi
Veda busesi dudaklarımda donuyor
Bir çığlık kopuyor içimde usulca
Kaybolan bir düş, bir umut yeşeriyor
Sonsuz bir boşluk kalıyor geriye
Yüreğimde bir kırık ayna saklıyorum
Geçmişin hayaletleri dans ediyor içimde
Her bir parçası ayrı bir acı fısıldıyor
Aşkın yalanı, bir zehir gibi damlıyor
Kabullenemiyorum, bir türlü unutamıyorum
Belki de hiç unutmak istemiyorum
Bir gün diner mi bu fırtına içimde
Belki bir gün aşkın izi silinir mi
Ama şimdilik, bu acıyla yaşamayı öğreniyorum
Kederle karışık bir umut taşıyorum
Belki de aşk, acısıyla güzeldir diyorum
Yoksa bu yükü nasıl taşırım bilmiyorum
Bir yanıt yazın