Tutunma

Söz bir kuraklık, suskunluk bir sağanak;
Bir yalan bin gerçeği boğmaya yeter ancak.
İçimde bir çocuk, düşlerde kanat çırpar,
Dışımda kabuk bağlar, bir ömürlük bir sancak.
Yüzümde çizgiler, anılarla bir harita,
Her kırışıklık bir hikaye, bir anlam yansıtır.
Sessizlik bir çığlık, yalnızlık bir liman,
Benliğim bir sığınak, ruhum bir fırtına.
Kaçış yok içime, saklanmak nafile,
Karanlık bir ayna, geçmişi gösterir yine.
Bir gölgeyim artık, kendime yabancı,
Yarına dair umutlarım hep birer yabancı.
Ben bir yol ayrımı, seçmek zorundayım,
Ya kendime döneceğim, ya da kaybolacağım.
Farkındalık bir lütuf, bir armağan bana,
Sessizce fısıldar “Kendine dön artık” sana.
Umut bir tohumdur, yeşermeyi bekler.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir