Ah o aşk nerde, o tutkunun, o derinliğin hali;
O gönülden kalbe akan, ruhani bir nehir misali?
Bu nasıl sığ, ne kadar yüzeysel bir heves bu?
Aşk mı dedin? … Yazık, ne kadar da boş bir umut!
Nerde o sevda, o fedakarlık, o bitmeyen sabır;
O gözlerdeki ışıltı, kalpteki sonsuz huzur?
Bu nasıl bir ilgisizlik, bu nasıl bir kayıtsızlık?
Sevgi mi dedin? … Sadece bir anlık bir merak.
Ah o vefa nerde, o sözün kıymeti, o sadakat;
O zor günde el uzatan, gerçek bir yoldaşlık?
Bu nasıl bir değişkenlik, bu nasıl bir kararsızlık?
Dostluk mu dedin? … Sadece çıkar odaklı bir alışveriş.
Nerde o anlayış, o hoşgörü, o affedicilik;
O kusurları örten, kalpleri birleştiren bir köprü?
Bu nasıl bir yargılama, bu nasıl bir acımasızlık?
Ah o insanlık nerde, o şefkat, o merhamet;
O yoksula el uzatan, dertliye derman olan;
O hayvanlara şefkat gösteren, doğayı koruyan;
O adalet duygusuyla hareket eden, haksızlığa karşı duran;
Bu nasıl bir bencillik, bu nasıl bir umursamazlık;
İnsanlık mı dedin? … Sadece bir maske, bir gösteriş.
Bir yanıt yazın