Yüzüme Düşen Eski Şarkı

Yıkanmış camdan
dökülen son yağmur damlasıyım
hangi mabedin
göğe yükselen minaresinden
seslenmeliyim şimdi
aşkın yalanlarını
Karanlık bir sahne
unutulmuş bir replik
nerede kaldı
kalbimi çalan o hırsız
elleri ceplerinde bir anıt gibi
bekliyor beni
Küflenmiş bir sandık
içinde sakladığım mektuplar
kim bilir kaç kere
okudum seni
hangi şarkılarda
yaslandım omuzlarına
İnanmak istiyorum
bahçedeki leylaklara
duymalıyım birinden
nasıl anlatırdın diye
gözlerindeki o derin
boşluğu
aynalara
Öğrendim yalnızlığı
köhne bir han odasında
affet beni
iki yabancı yüzün
kesiştiği bu durakta
hayallerimdeki o eski
aşkı
saklayarak


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir