Neyi beklesem, külleniyor
Aşkı nasıl da hoyrat harcıyorum
Kederi kahve telvesi gibi koyu
Sessizliğin yankısı derinlerde boğuluyor
Yalnızlık bir zırh, kuşandığım
Her umudu yitirdim, ne gam ne neşe
Yaralarım tuzlu deniz suyu kokuyor
Bir savaş verdim, kendimle bitmiyor
Aynadaki yüzüm yabancı bir gölge
Biliyorum ki bu acı asla geçmiyor
Ruhum bir enkaz, altında kalıyorum
Neyi beklesem, hüzünleniyorum
Bir yanıt yazın