Ben yaralı iskelede bekleyen biriyim
Duymam şehir uğultusunu, umut fısıltılarını
Rüzgar her gün bir başka limana sürükler beni
Anlarım zincirlerin benim için paslandıklarını
Kırık döküğüm çoktan, bir baksana halime
Gör, içindeki o eski gemi enkazlarını
Bu ne sis, bu ne puslu sabah böyle
Bütün sirenler susmuş, dinmiş acılarını
Ben yaralı iskele olmuşum, yanaşma
Tahtalarım çürük, tahtalarım çatırdamakta
Baksana; herkes yükünü indirmiş, gitmiş buradan
Bu karanlık dağılsa artık, bir gün doğsa
Bir güçlü dalga vursa; alıp götürse
Yılların içimde biriktirdiklerini…
Ben artık bir yığınım, yıllardır bekleyen
Ben artık bir enkazım, hayata küskün.
Bir yanıt yazın