Yalnızlığın terkisiyle yoğrulmuş bir çağ bu
yüzler tanıdık, kalpler ırak bir diyar
her dokunuşta yankılanan bir boşluk
her bakışta kaybolan bir anlam
Ey yabancı
çekil şu gölgene
ve dinle şimdi bütün bunları
Önce içimizdeki yangını söndür
suskunluğumuzu ve feryadımızı anlat
görelim nelere susamışız bunca zaman
nelere katlanmışız görelim bir bir
ödendi mi bedeli bu sessizliğin, bilelim
yaşamak
yeni suskunluklara zincirlese de bizi
Gönlümüz göründüğü kadar sakin değil
ama çözülmez gibi de değil öyle
çoğunu sakladık belki kendimizden
belki geçti birtakım telaşlar
sevinçler de geçti bir zaman, kahkahalar da
ama unutmayalım
hüzün de geçer gönlümüzden
Umutsuzluğun kıyısıyla başlamışız
kim bilir, belki de döneriz bir gün
Bir yanıt yazın