desen ki aynalar yalan
bir gül solmuş eski bir mektupta
desen ki anılarından kaçan
en genci en yaşlısı utangaç ve küstahı
seni tanımamış olsun
sen ki donmuş suda o kırık yansısın
özlemediğin acı bir hatıranın ortasında o
bildiğin çaresizliğin ellerinden tutmuşsun
desen ki kaybolmuşsun
yıllar paslı bir bıçak gibi kesip geçiyor
kaderine razı geliyorsun
bir hiç ve anlamsız hevesler artık bitti
şimdi seni artık ıssız bir oda bekliyor
unutulduğun hatırlanmadığın anlaşılmadığın bir oda
bir hiç ve anlamsız derken mum söndü
sen yaşamaktan vazgeçtiğin zaman
donmuş suda o kırık yansı
kendini hep yabancı hissedeceksin
hüzün senin
istersen hayallerini boş vaatlerle bir tut
ellerini dizine vur
dün bugün yarın diyerek
avun
bir hiç ve anlamsız istersen yalan sözler gibi
nasıl ki kaybolmuşsun
sus
ve kabullen gerçeği.
Bir yanıt yazın