Bir yalnızlık var, nasıl susarsa, herkesin
öylece kaybolmasını ister
Sır demiştim daha önce
yanıldım
bir hiçlikti
her nasılsa hayata tutunan
Beklesem
unuturdum kalabalıkların sesini
ve ömrümün bütün anlamı
emanet alınan bir nefes olurdu
ki şimdi onuda tüketmiş
şehir meydanında bekleyen biri
Bir yalnızlık var, şehir meydanında ordadır geceleri
birini arar gibi durur, yorgun gibi biraz da
Çekingendir, ikide bir saklar gözlerini
ve hüzünle gölgelenen yüzü
düşmüş yaprakların örttüğü kaldırımlardır
Kırgın, bitkin, kararsız nefesiyle fısıldar
-Yerim yoksa önemli değil, yeter ki unutulmayayım
Dili tutulmuştur şarkıların, mızrap boşuna titrer
unutmuş sevilmeyi, umut etmeyi unutmuş
biliyor seçtiği yolun kendine hiç ait olmadığını
sıcacık dokunmayı unutmuş, bilmiyor affetmeyi
Şehri bir baştan bir başa arşınlayabilmek
sevdiğinin omzunda hayallere dalıp
-Boşver bunları diyor, karşılığı yok hayatta
Bir yalnızlık var, şehir meydanının oradadır geceleri
bir bakış bulunsa eskimeyen, içten bir bakış
sabaha kadar anlatılsa yine de hiç tükenmese
çaresizliğini unuturdu belki, üşümeyi unuturdu
bir güneş gibi doğardı gün ağarırken
söylediği şiirin mısralarında bir özlem
sarardı bütün şehri, canlandırırdı
Beklesem
bütün hikayesini dinlerdim
eskimeyen bir bakışın tebessümüyle
Bir yalnızlık var
bütün gün caddelerdedir ve şehri
götürüp koyar kendi yalnızlığının karşısına
Beklesem
bütün yalnızları görürdüm
her nasılsa hayata tutunan
Bir yanıt yazın