Sessiz Kalma Sanatı

Diyelim ki, yıllardır sakladığın bir sırrın var,
yüzünde çizgi olmuş,
her aynada seni suçlayan.
Söylememek mümkün değilse de, biriktirmenin ağırlığını,
biz yine de susacağız kahve sohbetlerinde,
kimse anlamasın diye bakacağız başka yöne,
yahut da sabırla bekleyeceğiz
o sırrın kendiliğinden unutulmasını.

Diyelim ki, uğruna susulmaya değer bir aşk için,
diyelim ki, yalnızsın.
Daha ilk bakışta, daha o gün
kalbin kırılıp dökülmek de mümkün.
Tuhaf bir kabullenişle bileceğiz bunu,
fakat yine de umutla bekleyeceğiz
belki hiç gelmeyecek olan o günü.

Diyelim ki, ihanete uğradın,
vicdanın da bin parça,
daha da affetmek olsun seni yeniden inşa etmesi.
Yine de bağışlamayla yaşayacağız,
acıları, öfkeyi, pişmanlığı ve sessizliğiyle,
yani, kalbinin ardındaki o yeni senle.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir