Araftaydım,
gözümün karası,
yarınımsı bir boşluk hoşgeldin…
(umudun kırık dökük sesi kimin umurunda…
yalancı bahara kandım bir de…)
bir telaş sızıverdik yine
yüreğimizin en yorgun yanı…
çıt demiyor susuyoruz,
kaygı kadar şeffafız o anlar
ve ürkek,
cam kırığı kadar!
sevmek demeyi unuttuğum için
o sahte dokunuşun
ve gülüşündeki yabancı için
ki hala kaçıp gitmek istiyorduk
eksik yarım gerçekler
kalpte unutulmuş,belki silinecek bir yalan
haritası,
hatta hiç yaşanmamış özlemler istiyorduk…
korkaktık daha
tutunmaya çabalıyorduk,
kalabalık sofralarda yalnızlıklar
saklıyorduk
ama sızı verdik işte…
bir avuç kül rengi umuttuk,
sönmemize bir nefes yetecekti…
biz baharı bekliyorduk,
sen kayboldun…
hoşçakal yabancım..
aşkım kavgam..
bilmiyorduk daha,
aynı yolda yürüyemediğimizi,
ikimize yeter sanıyorduk iki kalp atışı,
meğer susatmak kolaymış içimizdeki sevdayı…
sessizce gittin,kusura bakma
kalbim biraz dağınıktı..
şimdi hemen toparlarım sanıyordum,
alışmamıştım daha…
işin kolay artık
hem unutacak
hem beni unutacaksın…
aşkın mı var,derdin yok artık…
hoşçakal yabancım,
gözümün karası,hoşçakal…
Kirpik Ucu İhanetler
Tür:
Bir yanıt yazın