İmkansız Yollar

Desem ki günlerden bir temmuz öğlesidir,
Umutların en yorgunu benden geçiyor.
Sende arıyorum kaybolmuş düşlerimi,
Yolların en çıkmazını sende bulmaktayım.
Senden öğrendim yalnızlığın en keskinini,
Hüzünlerin en derinini sende tattım.

Desem ki sen benim için,
Yol kadar çetin,
Hasret kadar yakıcı,
Veda gibi acı bir şeysin;
Yokluktasın, yokluktasın.

Desem ki…
Aldanma sevgilim aldanma,
Hatıramda gölgesin, rüyamda yangın;
Ve kalbimde en eski yara.
Ben sende kayboldum,
Sen bende hüküm sürmektesin.

Bırak ben unutayım yollarını,
Yağmurla, toprakla, sessizlikle beraber.
Günlerden sonra bir gün,
Şayet adımı hatırlayamazsan
Yağmurun toprağın sessizliğinden,

Bil ki vazgeçmişim.
Fakat yine dönme müsterih ol,
Unutulmuşluğa fısıldarım pişmanlığını.
Ve neden sonra,
Tekrar duyduğun gün adımı bir yabancıdan,
Hatırla ki yitirilmiş bir anıdır,
Uzaklara düşmüşüm seni aramıyorum.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir