Şehrin silik yüzünde bir akşamüstü telaşı
Rüzgar, yorgun dallarda bir şarkı fısıldıyor
Eski bir aşkın solgun hatırası mı, kim bilir
Uzak bir geminin siren sesi mi, ayırt edilmiyor
Binalar, sessizce göğe doğru yükseliyor
Her pencere birer sır, her balkon birer düş
Kaldırımlar, ayak sesleriyle dolup taşıyor
Bir yalnızlık sarmalı, derinden derine işliyor
Gözler, kayıp bir anlam arıyor boşlukta
Belki bir teselli, belki sadece bir fısıltı
Belirsiz bir umut, yüreği yavaşça ısıtıyor
Fısıltılar çoğalıyor, gece derinleşiyor
Her ses bir gölge, her gölge bir anı
Şehir, uykuya hazırlanırken, sırlar saklanıyor
Zaman, acımasızca akıp geçiyor
Sessizlik, her şeyi yutuyor.
Bir yanıt yazın