Eski Bir Yaz Akşamı

Yüreğimde bir sızı, hatıra tül gibi;
Eski bir yaz akşamı, bir rüya uykusu gibi.
Sessizce dinlerim, içimde yankılanan sesi;
Kaybolan bir aşkın, son demini, nefesini.
O yaz akşamı, deniz kokusuyla sarhoş,
Güneş batarken, gökyüzü kızıl bir tablo.
Sahilde el ele, yürürdük umutla dolu;
Gözlerinde kaybolurdum, bir derya misali.
Şimdi o sahiller ıssız, o denizler soğuk;
Sensiz geçen her an, bir ömre bedel.
Yüreğim kan ağlar, bir ah çeker derinden.
Ah o akşam…
O bitmeyen akşam…
O yaz akşamı…
Bir şarkı çalınır, eski bir radyo sesinden;
O şarkı, o yaz akşamının en güzel müjdesi.
Unutmak mümkün mü, o sıcak gülüşünü;
O masum bakışını, o tatlı sözlerini.
Keşke dönebilsem o güne, o yaz akşamına;
Sensiz geçen bu ömrü, yeniden yaşamak için.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir