Kim bilir
hangi dilin kıyısında
yarım kalmış bir cümle gibiyim
kelimelerim bir bir dökülürken
sessizliğin derin
oyuklarına
Yüzümde bir maske mi taşıyorum
çağın
kalabalığında kaybolmuş
yalnızlığımı gizleyen
bir suret
Bir gölge miyim sahiden
ekranların
titrek ışığında
kendimi arayan
yanılsamaların
hepsinde
Boş sokaklara düşüyorum
gecenin
üşüyen tenhalığında
doğruluğun
kayıp izlerini süren
bir yabancı
Kelimeler yetmiyor anlatmaya
içimdeki
bu bitmek bilmeyen fırtınayı
hangi limana sığınsam
dindiremem bu yangını
bir ayna misali kırılmışım
bin parçaya ayrılmışım
toparlanmam imkansız sanki
doğruluğun peşinde koşarken
yitirdim kendimi tamamen
Suskunluğum
bir çığlık sadece.
Bir yanıt yazın