Beton Rüyalar

Yükselirken göğe demir yığınları,
Sımsıkı sararken ruhumu bu kent,
Kayboluyorum kalabalıklar içinde,
Yüzler tanıdık ama hisler yabancı.
Yitiriyorum kendimi neon ışıklarında,
Bir gölge gibi akıyorum caddelerde.

Hızla akan zamanın içinde savrulurken,
Hatıralar birer birer siliniyor zihnimden,
Kuş sesleri yerini siren seslerine bırakıyor,
Doğanın yeşili, betonun grisine dönüşüyor.
Bir umut arıyorum bu mekanik dünyanın içinde,
Belki bir gülümseme, belki bir dokunuş,
Farklı bir anlam katacak bu karmaşaya.
Yapayalnız hissediyorum bu kalabalıkta,
Uzaklaşıyorum kendimden her geçen gün,
Belki de bu şehrin laneti bu.

Yüksek binaların arasında sıkışmış ruhum,
Özgürlüğe kanat çırpmak istercesine çırpınıyor,
Bir çıkış yolu arıyorum bu labirentte,
Belki de tek kurtuluş umudu bırakmak her şeyi geride.
Ama nereye gitsem, bu şehir benimle geliyor,
Bir gölge gibi, bir yük gibi, bir pranga gibi.
Yine de umut var içimde bir yerlerde,
Belki bir gün, bu beton rüyadan uyanırım,
Ve gerçek hayata dönerim.


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir