Şehirler içre, uzun gölgeler
Yüzler, yarım hatırlanan suretler
Onlarla düştük yola
Yollarda şaşırdık
Yalanlar örttü her yanı
Pas tutmuş çarklar gibi
Duygular, kuşkular, unutuşlar
Eksilerek vardık bir aynaya
Ben miyim, değil miyim?
Kim seçebilir şimdi
Rehberler kayıp
Kayıplar gerçek
Gözlerimiz sisli bir aynada
Çoğumuz yenilmiş, kimimiz susmuş
Kendimiz bile yabancıyız artık
Uykudan arta kalan sisli sabahında
Önümüzde yayılan yeni bir karmaşa
Şimdiki Zamana ait anlamsız ve karanlık sınavlar
ne başka hayat ne başka kader
bizler için hala biryerlerde kırılan
aynalar var
belki bir gün tanışır diye
aynı labirentte hapsolan suretler
AYNALAR ŞEHRİ
Bir yanıt yazın